Marka Sahteciliği Araştırması
Firmanıza ait ve tescil edilmiş bir markanın izinsiz şekilde kullanıldığını ve bundan kazanç elde edildiği konusunda şüpheleriniz veya duyumlarınız varsa marka sahteciliği araştırması konusunda destek alabilirsiniz.
Tescilli markalarda en çok karşılaşılan sorun markanın başkaları tarafından kullanılmasıdır. Yasal düzenlemeler ile bunun önüne geçilmeye çalışılmışsa da, öncelikle markanın yasa dışı kullanıldığının tespiti gerekir. Ticari ve tescilli bir markayı sahibinin izni olmaksızın kullanan, bundan kazanç elde eden ve eylemlerine belli bir süre devam eden kötü niyetli üçüncü kişilerin belirlenmesi ve marka kullanımının önlenmesi için gerekli girişimlerde bulunmak ve belli bir prosedürü takip etmek gerekmektedir.
Ülkemiz geniş bir coğrafyada yer alır. Bu özelliği sebebiyle şehirler ve bölgeler arası mesafe hatırı sayılır düzeydedir. Buna iklim koşulları ve yol şartları da eklenince uzak bir şehirde markanın izinsiz kullanımını tespit etmek bir yana öğrenmek bile neredeyse imkansızdır. Ancak bu konuda düzenli bir araştırma ve tarama çalışması yapılması halinde nerede olursa olsun markanın izinsiz kullanımının tespiti ve yasal başvurular için gerekli belge ve delillerin toplanması mümkün olur.
Tescilli bir markanın yurt içinde izinsiz kullanılmasının yanında ihracat amaçlı kullanılması ile de sıkça karşılaşmaktayız. Yabancı müşterilerde güven yaratmak ve satış yapmak için tescilli bir markayı kendininmiş gibi kullanarak ticaret yapan firmalar vardır. Bu tür kullanımların tespiti için de gümrük müdürlükleri ve limanlardaki mal sevkiyatının kontrolü gerekir.
Ülkemizde marka ve diğer fikri ve sınai haklar konusunda uygulanan çeşitli kanun hükmünde kararnamelerde bir markanın taklit olarak sayılabilmesi için bazı kriterlerin olması gerektiğini düzenlenmiştir. Buna göre bir marka ile taklit olduğu düşünülen diğer marka arasında benzerlikten çok farkların ele alınması gerekir. Yani benzer noktalarının çokluğu taklit marka incelemesinde esas alınmayacak, aradaki fark ne kadar az ise ona göre taklit olup olmadığı değerlendirilecektir.
Marka sahteciliği konusundaki bir diğer yasal kriter, iyi niyetli üçüncü kişi konumundaki tüketici üzerinde yarattığı algıdır. Yani o markanın müşterisi ürünü alırken iki markayı birbirinin aynısı sanarak talep ediyorsa, marka sahteciliği söz konusudur.
Marka kavramını geniş olarak ele almak ve logo, isim, karakterize edilmiş harfler gibi unsurlarla birlikte değerlendirmek gerekir. Bir harfi farklı yaparak aynı renklerle ve aynı yazı stili ile piyasaya sürülen bir ürünün markasının sahte olduğu tartışmasızdır. Aynı şekilde bir markayı temsilen tüketici üzerinde oluşan bir logo algısının neredeyse aynısını kullanmak, marka sahteciliği olarak kabul edilecektir.
Marka sahteciliği araştırması teknolojik cihazlar yanında saha araştırması ile de gerçekleştirilir. Bu araştırmalar müşterinin talebi üzerine tek seferlik yapılabileceği gibi belli periyotlarda tekrarlanabilir.
Marka sahteciliği araştırma hizmetlerimizde bu konuda gerekli eğitimi almış, Marka Patent Vekilleri ile doğrudan iletişimde olan, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameyi bilen ve araştırma sonuçlarında bunun yasal mercilere taşınmasına uygun dosya oluşturacak deneyimde uzmanlarla çalışmaktayız. Sahteciliğin tespiti halinde gerekli bilgi ve belgeleri toplayarak malın nerelerde satışa sunulduğu, kim tarafından kullanıldığı, ne kadar kazanç elde edildiği gibi hususlar da değerlendirilerek detaylı bir rapor hazırlanır.
İster tek seferlik ister periyodik şekilde marka sahteciliği araştırması olsun, müşterinin mağduriyetini gidermeye yönelik her türlü bilgiyi kısa zaman içinde toplayarak sunma konusunda titizlikle çalışmaktayız. Emek ve masraf ile yaratılan bir markanın kötü niyetli kişiler tarafından kullanımının engellenmesi, ülke ekonomisi için de büyük önem taşır. Bu sebeple bizler de üzerimize düşen görevi yerine getirmek için hizmetinizdeyiz.